CDS, (Credit Default Swap) Türkçe’de buna “Kredi risk primi” “Temerrüt takası sözleşmesi” “Batık Borçlar İçin Sigorta Primi” veya “Kredi İflas Takası Primi” deniliyor. Ülke CDS’lerinde sigorta konusu, ülkenin dış piyasalarda sattığı tahvillerin ve bonoların ana paralarını veya faizlerini ödeyememesi riskidir.
CD şirketleri ülkenin borçlarını ödeyememesi riskine karşı yani 1iflas riskine karşı alacaklının alacaklarını sigortalayan bir sözleşme satar ve bu sözleşmenin fiyatı da ülkenin CDS primidir (CDS “ücreti” veya “spread”).
CDS primleri baz puan şeklinde ifade edilir. Her 100 CDS baz puanı için %1 oranında maliyetten bahsedebiliriz. Türkiye CDS’i bugünlerde 500 baz puan civarındaysa, Türkiye tahvillerini satın alan bir alıcının verdiği borcun geri dönüşünü garanti altına almak için, her yıl tahvilin nominal değerlerinin (par value) 5%’ünü CDS primi olarak ödemesi gerekir. Borçlanma maliyeti olan %5 faiz değerlendirilirken Türkiye’nin dış borçlanmalarının ağırlıklı olarak USD üzerinden yapıldığını unutmamak gerekir. Aynı zamanda Türkiye’nin risk priminin önemli etkenlerinden birinin de doların artış ve azalışı olduğunu da hesaba katmak gerekir. Mesela bugün itibariyle Amerikan 10 yillik tahvil faiz oranı %3.67, Türkiye’nin ise USD 10 yıllık Eurobond faizi %8.62 dür. Aradaki fark (4.95) 5 baz puandır yani aradaki ortalama fark Türkiye’nin risk primine denk gelmektedir. (23.12.2022; Türkiye CDS 10 Yıllık USD (TRGV10YUSAC=R): 532,450) Buradan doların Türkiye’nin risk primine ne kadar buyuk etki ettiği anlaşılabilir.
CDS Primi = Sözleşmenin Nominal Değeri X Baz Puan X Gün Sayısı/360 Baz Puan
CDS sözleşmeleri genellikle 5 yıl vadelidir ve büyüklükleri 10 veya 20 milyon USD’dir.
CDS ülkenin borçlarını ödeyememe yani temerrüt riski, diğer bir anlatımla “İflas Riski”dir. Ülkenin borçlanma maliyetini belirler. Faiz oranını belirler. Dolaylı olarak enflasyonu belirler.